Selaaam🙋🙋Yeni yıla son 2 hafta 👯
Bu son 2 haftada yeni yıla hazır bir şekilde girmek için yapmak isteyebileceğiniz, benim de her yıl yapmaya çalıştığım 4 bakım ritüelini yazdım.
Bu ay benim için çok uzun geçti favori ayımın favorileri bakalım neler😍
Seeeelaaam 🙋
Çikolata parçacıklı kurabiyeyi sevmeyenimiz yoktur bence.
Bu tarif sağlıklı beslenmek isteyip tatlı arayışında olanlar için.
Ekim ayı benim için çok çabuk geçtiğinden geç oldu belki ama favorilerim aşağıda👇
Sağlıklı enerji topları hepimizin gözdesi. Genelde hurma içerikli olanları popüler olmakla beraber farklı bazda olanları da denemeye değer.
Yağmurlu, kahve alıp kitap okumalık Ekim sabahından merhaba.
Daha ne kadar geciktirebilirdim bilmiyordum ama Eylül favorilerim nelermiş bir bakalım.
Yazarken fark ediyorum, Eylül'de hiç film izlemedim. Varsa yoksa Twin Peaks 😅. Tekrar Twin Peaks övmeye başlamayacağım ama tavsiye edilir herkes sever mi bilemem tabii :) Ama önümüz sonbahar çok güzel filmler geleceğinden diğer aylar telafi edeceğime umudum tam.
İki tane bakım favorim var. Yves Rocher'in %100 Doğal Toz Peelingi uzun zamandır doğal peeling arayışıma çözüm oldu. İçeriğinde yeşil kil, papatya, kayısı, Baikal tozu, esmer şeker, sünger taşı ve selüloz var. Daha doğalı olamaz herhalde zaten. Kullanımı ise çok basit. Kullandığınız jel temizleyici ile tozu avucunuzda karıştırarak peelinginizi elde ediyorsunuz. Haftada bir detox maskesinden önce kullanıyorum ve çok memnunum. Yaklaşık 5 haftadır kullanmama rağmen yarısına bile gelmedi. Diğer favorim ise H&M'in Indigo Ink isimli ojesi. Sonbahar gelince koyu renklere dönmeyi seviyorum ve lacivert problem oluyor bende bilmiyorum her zaman istediğim tondaki laciverti bulamıyorum sanki. Bazıları çok siyaha dönük bazıları da gereksiz parlak olabiliyor. Ama bu renkle tam istediğim tonu yakaladım. Benim gibi lacivert oje arayışındakiler deneyebilir.
Bu ayın önemli etkinliklerinden İstanbul Kahve Festivali'ne de sonunda katılma fırsatı yakaladım. Festivalleri seven biri olarak hem çok eğlenceli geçiyor hem de bir çok bilmediğiniz kahve türünü tadabiliyorsunuz. Ayrıca bir çok kafenin standlarına giderek sunduğu lezzetler sayesinde sonra gitmek için listeye alabiliyorsunuz aynı zamanda. Ama en güzeli Bülent Ortaçgil konserine gitmiş kadar oluyorsunuz. Bundan sonra her yıl katılacağım etkinlikler listesine çoktan girdi.
Bu ay şu 4 şarkıyla geçti diyebilirim. İçimde küçük bir Darren Hayes ve Savage Garden fan club'i yaşıyor (Darren Hayes sevenler beni bulsun 😅) ve sonbahara geçerken garip bir şekilde aklıma geliyor. İlk üçü çok eski ama sonuncusu youtube sayesinde keşfettiğim Darren Hayes'in son albümünden. (Nasıl da yaşlanmış ya 😔)
Eylül favorilerim bunlardı.
Umarım severek okur, dener, dinlersiniz.
🙋
Sevgiler,
hazi 💋
Bu zamana kadar denediğim en etkili, en içeriği temiz maskenin tarifini sizlerle paylaşacağım bu yazımda.
Yaz bittii.. Yani en azından yaz ayları bitti sıcaklar hala aynı.
Ağustos ayında favorilerim neler olmuş bakalım birlikte.
Bayram tatilinde planı olmayan İstanbullular ve tatilde İstanbul'a gelecekler için küçük bir Moda yazısı hazırladım.
Tatil bitip de Temmuz'un ortasına geldiğimde Haziran favorilerimi yazmadığımı fark ettim (artık nasıl tatil yaptıysam😅) Şimdi ikisini birden okuyacaksınız.
Havalar ısındıkça smoothie yapma olasılığı giderek artıyor. Ben de hem severek yaptığım lezzetli ve sağlıklı smoothie tarifimi paylaşayım hem de yeni oyuncağımdan biraz bahsetmiş olurum dedim.
Güneşli mis gibi bir haziran gününden merhaba.
Mayıs ayında neler yaptım ne yedim nerelere gittim hepsini bir bir anlatacağım şimdi :)
20 mayısta bir günlüğüne Edirne'yi görmeye gittik annemle. Istanbul'dan yaklaşık 2 saat uzaklıkta bu nedenle günübirlik gitmek için çok uygun ya da bir gece kalıp haftasonunu geçirmek için de tercih edilebilir.
Bazı kitaplar vardır onları okuyacağınızı bilirsiniz ama hep ertelersiniz ya Simyacı da benim için öyleydi. Kitapçı da gezerken 25. yıla özel baskısıyla da karşılaşmasaydım bir süre daha böyle devam edecekti sanırım. Ben kitabı okurken sanki bir ben okumamışım gibi hissetsem de benim gibi geciktirenler de varmış, bu nedenle bu yazı hem bu zamana kadar okumamış olanlara hem de okuyup tekrar okumak isteyenlere ya da 25. yıla özel baskısını kitaplığında bulundurmak isteyenler için olsun.
2 ay sonra tekrar merhaba.
Hayatımda oluşan değişikliklerden dolayı blogu biraz aksattım ama düzenimi oturttuğumdan emin olunca hemen oturdum bilgisayarın başına. Madem değişikliklerden devam ediyorum bloga da bir ekleme yapayım ve bundan sonra aylık favorilerimi paylaştığım bir sayfa da olsun dedim. Umarım nisan ayından itibaren müzikten filme, diziden güzelliğe kadar paylaştığım favorilerimi severek okursunuz siz de :)
Hayatımda oluşan değişikliklerden dolayı blogu biraz aksattım ama düzenimi oturttuğumdan emin olunca hemen oturdum bilgisayarın başına. Madem değişikliklerden devam ediyorum bloga da bir ekleme yapayım ve bundan sonra aylık favorilerimi paylaştığım bir sayfa da olsun dedim. Umarım nisan ayından itibaren müzikten filme, diziden güzelliğe kadar paylaştığım favorilerimi severek okursunuz siz de :)
Baharın kendini yavaştan gösterdiği günlerden merhaba. Geçtiğimiz pazar İstanbul'da mis gibi, sıcacık bir hava vardı ve bu güzel hava bir şekilde değerlendirilmeliydi. Nereye gitseniz gününüzün güzel geçeceği belliydi zaten biz de Kadıköy'ü seçtik.
Havalar önümüzdeki günlerde ısınacak gibi görünse de güneş kendini gösterse de bu havalara aldanmayalım bence hava hala soğuk. Mesela bir bardak ballı muzlu süt çok iyi gelebilir bu günlerde. Elimizde kalanlarla da basit ve faydalı bir bakım kürü elde edebiliyoruz.
Belki duymuşsunuzdur televizyon, telefon veya bilgisayar ekranları gözlerinizi bozmaz sadece yorar diye ama yorması da iyi bir şey değil tabii ki. Genelde herkesin bildiği 20-20-20 kuralı (20 dakikada bir 20 saniye boyunca 20 metre uzağa bakmak) bile artık telefondan kaldırdığımız başımızı 20 saniye televizyona yöneltip tekrar telefonumuza gömdüğümüz bir oyuna dönüştü. Bu nedenle ben de size gözlerinizi rahatlatabilecek ve kolayca uygulayabileceğiniz bir kaç göz egzersizi tavsiye edeceğim bu yazımda.
2017’nin ilk yazısıyla merhaba.
Aralık ayı kitabım Hermann Hesse’den Siddhartha. Aralık ayı dediğime bakmayın
kitap kısalığı ve akıcılığıyla iki günde bitti.